İTHAF
Sevgili eşim Erman Karaca ve doyasıya sarılamadığım annem Sebahat Karaca’ya ithaf ediyorum F.Rüştü Karaca Ve kadınlar, bizim kadınlarımız: korkunç ve mübarek elleri, ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle anamız, avradımız, yarimiz ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki ve karasabana koşulan ve ağıllarda ışıltısında yere saplı bıçakların oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar, bizim kadınlarımız... Nazım Hikmet ÖNSÖZ İnsanoğlu var olduğu günden itibaren, çözemediği doğa olaylarının sebebini oluşturacak, elde ettiklerini koruyacak ilahi güçlere inanmıştır. Farklı toplumlarda farklı ritüeller yoluyla pekiştirilen bu inanç, kimi zaman erkek; kimi zamansa kadın formunda heykelcikler insanlaştırılıp somut olarak ifade edilmiştir. Tarihin başlangıcından beri kadın ve erkek, her devirde, her coğrafyada, her kültürde birbirlerini tamamla